ÜZEYİR YİĞİT YAZDI.. ''Yunuz ve Facebook ''

Abi adamın dışa açılan tek dünyası Facebook sayfası, o da sadece istediği adamlara. Kim kafasını bozdu, kim kızdırdı ya da kimin görmesini istemiyor, hooop engel.

Yav, sen ki kahraman bir siyasisin. Şehrin en üretken sokakların sahibisin. Seni izlemememize neden müsaade etmiyorsun? Bak; seni sevenlerden her kim bana arkadaşlık yollarsa kapım açık, silmem, engellemem, yorumlarına karışmam, kısıtlamam…

Yav, bırak beni, senin durumları bana bildirme potansiyeli olan herkesi engelliyorsun. Sen siyasi birisin, sözün herkese ulaşmalı, bu nasıl bir mantık? Yani iktidar olsanız ya da Hasbel kadar belediye de olsanız! Keleş’in yaptığı gibi özel kapılar, çok güvenlik o, bu tedbirlerle duvar öreceksiniz size oy vermeyenlere…

Nerden baksan gayri siyasi bir durum.

Son paylaşımın komedi, tamamen mizah kokuyor.

Faruk Bey’e “Yıllar sonra sokağa inmiş insanlara sarılmaya çalışmışsın. Çok zorlama olmuyor bence… olmuyor… içten gelmeyince sırıtıyor.” Demişsin.

Sana katılıyorum, hayatında sokağa çıktığında birine sarılmayan biri olarak bunu en çok sen bilirsin. Ama sanırım sosyal medyada Düzce Belediyesi ve Faruk Özlü’nün bütün resmi hesaplarının hiçbirinde engelli değilsin. Gir ve çok değil altı ay öncesine bak. Kim nerede? Kendi hesabınla karşılaştır ya da köhnemiş, unutulmuş “siyaset arenasında kovulmuş kapıya konmuş” evinde emeklilik sefası sürerken, huzursuz edip “abi tek senle kazanıyoruz” diye sokağa seneler sonra çıkarttığın üstadının hesabıyla karşılaştır.

Ne yer ne içersiniz, sarhoşun bardağını kullanma.

İYİ Parti'ye sırtını dönerek AK Parti teşkilat tozu yutmuş Sayın Erdoğan’a bütün kariyerini borçlu olan abinle cesaretlenip sokağa çıkman, aaa burada insanlar varmış, Kabataş’lı değiller ama olsun, eğitimsizler ama olsun… diye dolan dur bakalım, zeytin yağı gibisin içlerine karışamıyorsun bile.

Yazıya konmuyor ama engellediğin Analiz Gazetesi eski resimlerden birini bulup bu yazıya koy umarım. İçtenlik nasıl sende gör ha, Keleş’e de bak, sadece siyaset günlerinde de olsa sarılması, tokalaşması samimi, ondan da öğrenebilirsin.

Otobüs alın dedim, aldınız, akıllandınız neyim demişsin.

Ne zekisin, tek sen biliyor ve görüyorsun. Sen ki sel gelsin belediye rezil olsun diye temennide bulunan birisin. Otobüsü de gördüğünde daha kötü olsun diye dua bile etmişsindir.

Vekillikte denge değiştireceğim deyip genel merkezlerde dil dökerek bugün düşmanlaştırdığın CHP hezimeti gibi bir hezimet bekliyor seni. O vakit hala o koltukta oturursan, seni DÜŞKÜN ilan edeceğim. Biraz da yüzsüz.

Çikolatacıya selam, direnişe devam…